11 Ekim 2008 Cumartesi

Fsb, Fsp, Fps, Psu, Ups

FSB: bu kısaltmanın açılımı Front Side Bus anlamına gelmektedir. bu terim genellikle işlemciler için kullanılır. bir işlemcinin fsb'sini yazacağınız zaman unutmayın ki işlemcinin iç frekansını yazmaktasınız. diyelim ki işlemciniz P4 2000MHz. bu aslında 20 çarpanına sahip 100fsb'li (100MHz fsb veya 100MHz iç frekanslı da diyebilirsiniz) bir işlemcidir. 20x100MHz=2000MHz'dir. olay bu kadar. daha da başka anlam çıkartamazsınız veya başka kavram türetemezsiniz bundan wink.gif .

FSP: bu bir PSU markasıdır (PSU'nun tanımı aşağıdadır). yani bir güç kaynağı markasıdır icon_photo.gif

FPS: bu kısaltmanın açılımı Frame Per Second anlamına gelmektedir. frame aslında tam TR'ye çevrilirse çerçeve anlamına gelmektedir ama bilgisayar dilinde karşılığı ekrana kelen görüntüdür. ekrana gelen görüntü bile şu an sizler okurken sabit değildir. birçoğunuz standart ekran ayarlarını kurcalamadıysanız ekranınıza saniyede 60 görüntü gelmektedir, yani saniyede 60 kere ekran görüntüsü yinelenip tazelenmektedir. tazelenmek dedim çünkü eğer görüntünün tek bir noktacığının rengini değiştirecek bir olay olduysa ekrana gelecek görüntü tazelenir yani güncel halini alır öyle ekrana gelir. fare imlecinizin hareket ettini bile işte bu noktacık kümelerinin renk değiştirmesinden anlıyorsunuz. görüntünün değişmesini tetikleyecek bir olay olsun veya olmasın yani ne olursa olsun ekranınıza en az 60 görüntü gelmektedir saniyede. bilgisayar dilinde daha çok "kare saniyede" denmektedir. bunları anlatmışken bir de Hz kavramını anlatmadan geçilemez. açılımı Herz'dir ve fiziki bir kavramdır. genelde elektrik ve elektronikte geçer bu kavram ve saniyede geçen olayı tanımlar. mesela AC akımıyla gelen bir elektrik sinüsoidel dalganmaya sahiptir ve saniyede gerçekleşen bu dalganma sayısı çok şey ifade eder bu işlerle uğraşan mühendislik öğrencileri veya elektronikçiler için. işte saniyede geçekleşen kaç dalgalanma varsa o rakamın sonuna Hz kavramını koyarız. böylece atıyorum 100Hz görülen olayda aslında saniyede 100 dalgalanmanın gerçekleştiğidir. şimdi neden Hz kavramını anlattım ona da geleyim. monitörler alırken bakarsınız ki işte bilmemkaç çözünürlükte şu kadar Hz destekliyormuş. örneğin benim monitör 1280x1024 çözünürlükte en fazla 60Hz destekliyor. bu şu demektir, bu çözünürlükte ekranıma saniyede en fazla 60 görüntü alabilirim demektir. diğer bir değişle görüntü, ekranıma en fazla 60FPS ile gelir. Frame Per Second aslında frame/second'dan gelir. ingilizce'de bazen kesirli sayılardaki bölüm işareti düz yazıldığında per adını alır. aslında şöyle bir genelleme yapılabilir, bilimsel olmayan durumlarda o bölüm işareti PER adını alır, bilimsel yani matematiksel-fiziksel işlemlerin açıklanmasında ise OVER adını alır. konu fazla dağılmadan son bişey daha söylemek istiyorum bunun hakkında. şimdi monitörlerin özellikleri hakkında neden Hz diyoruz da neden FPS demiyoruz. FPS diyemeyiz çünkü kare sayısını belirleyen ordaki elektronik devrenin sinüsoidel hareket yaparak ekrana sürekli yinelenen bir görüntü göndermesidir. bilimsel bir olayın aşaması olduğundan Hz demek uygundur, oysa FPS bilimde kullanılan bilimsel bir kavram değildir.

pc oyunu ilintili olan FPS: açılımı First Person Shooter. bunun tam bir türkçe karşılığı yok. bir oyunun fps olup olmadığını şurdan anlayabilirsiniz, eğer yönettiğiniz karakterin gözlerinin konumundan bakıyor ve genellikle sadece karakterinizin ellerini görüyorsanız bilin ki oynadığınız oyun fps'dir wink.gif .

bunun yerine de çok kez fsp ya da fbs yazıldığını gördüm. neyse, amacım yanlışlıkla yazmış olanları kritisize etmek değil, sadece bilmeyenlere doğrusunu öğretmek veya göstermektir blush.gif .

bir de en çok karıştırılanlardan overlok ile overclock var.

overlok: tam olarak ne olduğunu bilmiyorum ama sanırsam tekstil işiyle ilgili birşey olsa gerek. bilen biri bu tanımı açıklasa güzel olur.

overclock: tam türkçeye çevrilirse "saat üstü" anlamı çıkıyor ve durumu kurtaramıyor. onaylanmış bir türkçe karşılığı da yok zaten. geçen forumca "hız aşımı" tanımı getirilmişti yanlış hatırlamıyorsam. "saat aşımı" olursa bence daha uygun olur. bu terim kısaca oc veya o/c olarak da kullanılabilir. uygulama alanı tabiki yine bilgisayarlarla ilgili. amaç, varolan bilgisayar donanımlarının hızını yani frekanslarını arttırarak normalden daha hızlı hale getirmek, o donanımdan mümkün olduğunca daha fazla performans almaktır.

PSU: tam açılımı Power Suply Unit'dir. bu terim tam türkçeye çevrilmemiştir ama eksik hali de yeterli açıklamayı sağlamaktadır. tam türkçesi bence Güç Sağlayan (depolanmış gücü sağlayan da olabilir) Ünite'dir ama bu açıklama çok abes olduğundan olsa gerek PSU'nın türkçe karşılığı olarak "Güç Kaynağı" kullanılmaktadır. bilmeyenler için anlatayım, bu alet işte kasanızın içinde bulunan ve kasanın içindeki her türlü alete kablolarla elektriği ileten, aynı zamanda ilettiği elektriğin regülasyonunu sağlayan elinizin avuç içinden biraz daha büyük bir kutu olduğunu bilin yeter.

UPS: açılımı Uninterruptible Power Supply demektir. Türkçemize KGK, yani kesintisiz güç kaynağı olarak çevrilmiştir. bu alet bilgisayarla beraber alınan birşey değildir. genellikle elektrik gitmelerinde bilgisayarın kapanmayıp çalışmasına devam etmesini sağlayan bir aygıttır. bu konu oldukça uzun olduğundan yazamıyacağım ama bunla ilgili oldukça zengin açıklamalı bir site buldum. siz iyisimi bunu okuyun. burdan buyrun siteye smile.gif

RPG: Role Playing Game : Rol yapma oyunu. Ayrıca bazıları frp ile rpg yi karıştırıyor.FRP oyunları masaüstünde kartlarla oynanır. Bilgisayarda frp diye bir tür yoktur.
RTS: Real Time Strateji : Gerçek zamanlı strateji oyun. Örnek: Age Of Empires.


KAYNAK